İpek YÜCEL'i Yakınları, Yoldaşları Anlatıyor:

 

 

Devrimci Halk Kurtuluş Cephesi Basın Bürosu'nun 16 Haziran 2003 tarihli   307 No’lu Açıklamasında İpek Yücel ve Metin Keskin’in şehitlikleri üzerine şunlar söylendi:

 

 

Bağımsızlık demokrasi ve sosyalizm için silaha sarıldık; Bizi katledenler Amerika adına kurşun sıkıyorlar

 

Karadeniz Bölge Komutanlığı’na bağlı, Tokat yöresinde bulunan bir gerilla birliğimiz, 14 Haziran saat 12.00 civarında Tokat ilinin Reşadiye ilçesi Küngür (Yuvacık) köyü kırsalında düşmanla çatışmaya girmiş, düşmanın yoğun ateşi altında kalan savaşçılarımız iki şehit vermiştir.

Şehit savaşçılarımızın adları İpek YÜCEL ve Metin KESKİN’dir.

Bir ülkenin dağlarında silahlı insanlar varsa, bu oligarşinin göstermek istediği gibi bir terör ve güvenlik sorunu değil; o ülkenin sistemine ilişkin bir sorundur.

Ülkemiz, emperyalizme bağımlı yeni-sömürge bir ülkedir.

Ülkemiz, faşizmle yönetilen bir ülkedir.

Ve böyle bir ülkede, emperyalizmi topraklarımızdan kovmanın, oligarşik diktatörlüğü yıkmanın ve yerine halkın iktidarını kurmanın yolu, silaha sarılmaktan geçer.

Barışçıl mücadele biçimleriyle bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizme ulaşmanın yollarını kapatanlar emperyalizm ve işbirlikçileridir.

 Bizim savaşçılarımız canlarını ortaya koyarak bu ülkede sömürü ve zulüm son bulsun, adaletsizlikler, eşitsizlikler son bulsun, emperyalizmin sömürgesi olmayalım diye savaşırken, bu ülkedeki gelmiş geçmiş tüm hükümetler ve ordu, emperyalizmin ve oligarşinin sömürüsünü sürdürmek için devrimcileri katlettiler.

Bugün, bağımsızlık demokrasi ve sosyalizm için savaşçılarımıza Amerika adına kurşun sıkanlar, AKP iktidarı ve genelkurmaydır. Jandarma Genel Komutanı Karadeniz’de terör örgütlerine darbe vurulduğunu açıklıyor övünerek.

Niye övünüyorsunuz; sıktığınız kurşun Amerika adına değil mi? Sıktığınız kurşun, IMF’nin programları uygulansın diye değil mi? Sıktığınız kurşun, mevcut sömürü, yoksulluk, açlık düzeni, yolsuzluk düzeni sürsün diye değil mi?

Ülkemizin dağlarını kurtuluş savaşımızın üsleri olarak kullandığımız için kurşun sıkıyorsunuz halk kurtuluş savaşçılarına. Ülkemizin her yanını kendi üssü olarak kullanan, hava sahamızdan limanlarımıza her yeri emperyalist amaçları için delik deşik eden Amerika’ya doğrultabiliyor musunuz o silahları? Hayır!

Siz Amerika’nın ülkemizdeki işgal ordususunuz. Türk Silahlı Kuvvetleri adını taşıyor olmanız bu gerçeği değiştirmez.

Savaşçılarımıza sıkılan kurşunlar USA damgalıdır. USA adına tetikçilik yapanlar ise, AKP hükümeti ve genelkurmaydır.

Amerika ve işbirlikçilerine karşı savaşımız sürecektir. Halk kurtuluş savaşımızın feda savaşçılarını ne dağlarda, ne şehirlerde yoketmeyi kimse bugüne kadar başaramadı, bundan sonra da başaramayacaktır. Savaşımız, oligarşiye ve emperyalizme ilk kurşunu sıktığımız günde söylediğimiz şekilde sürecektir: Kurtuluşa kadar!

 

Halktılar, halk kurtuluş savaşçısı olarak ölümsüzleştiler!

Şehit düşen savaşçılarımızdan İpek Yücel 38 yaşında, Metin Keskin ise 34 yaşındadır. İpek Yücel, Armutlu’nun, Metin Keskin Nurtepe’nin yoksul kondularından çıktılar dağlara. İpek 9 yıldır, Metin 5 yıldır oligarşiye karşı savaşıyordu dağlarımızda.

Düşmanı gecekondu yıkımlarında tanıdılar. En demokratik haklarını kullandıkları için gözaltına alındıklarında işkencehanelerde tanıdılar. Ve savaşmaktan, devrimden başka yol olmadığı sonucuna vardılar. Bunun için Cephe saflarındaydılar.

Bir çocuğu vardı İpek Yücel’in. Uğruna savaştığı Anadolu’nun yoksul çocuklarıydı. Ölüm orucunda ölüme yatan iki çocuk annesi Şenaylar, kurtuluş için dağlara çıkan çocuklu kadınlarımız. Hangi terör demagojisi bu savaşın bir halk kurtuluş savaşı olduğunu gizleyebilir.

 

***

 

Küçükarmutlu’da İpek Yücel için yapılan anmada İpek için söylenenlerden:

 

Bir anaydı o, en sağır kulaklara bile ses oldu. Herkesin elinden gerekçelerini tek tek aldı. Devrimcilik gençlik hevesidir, dağlar gençlerin işidir diyenleri susturdu. Çocuğunu seviyorsan, cocuklar aç kalmasın istiyorsan yüreğini ortaya koyacaksın dedi. Namus ve şerefini yüksekte tutacaksan feda kültürü ile donanacaksın dedi... Ve çağrısının duyulmasını istiyor, anılarını yaşatacağımıza söz veriyoruz. Anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.

Armutlu ve dağların kadın kahramanı İpek Yücel'e selam olsun! Selam olsun halk kurtuluş savaşında canını feda edenlere; Bin selam!

Selam olsun sömürü zulüm, adaletsizlik eşitsizlik son bulsun diye dağların doruklarını mekan tutanlara! Selam olsun emperyalizmin sömürgesi olmayalım diye öne atılanlara. Selam olsun Gülsüman, Şenay, Sevgi ve İpek gibi analara ve takipçilerine....

Kimse artık İpekler neden devrimci demeyecek. Ben neden yokum diyicek.

Artık İpek gibi yalın düşünüp yaşamaktır doğru olan. Onu doruklara çıkaran nedenler bizimde nedenlerimizdir.

 

Geri